İNSANLIĞIN ÖZGÜRLÜĞÜ
Beşerin özgürlüğü, İslam’ın insanlık için ebedi mesajıdır. İslam beşerin özgürlüğü için geldi. İnsana iki özgürlük getirdi;
- Gücü elinde bulunduran üst tabakaların, zulüm ve baskısını ortadan kaldırarak, adaleti hâkim kılmak.
- İnsan hayatına hükmeden boş hayal ve kuruntuların esaretinden kurtulmak.
İmam Ali (a.s) İslam’ın ortaya çıktığı Asr’ı şöyle açıklamıştır:
“O Asır, fitne asır idi. Yani havanın bozuk ve bulanık olması insanın görmesine engel olmuştu. İnsan yolu göremez olmuştu. Yolunu göremiyor ve Maslahatını teşhis edemiyordu. Bu durum sadece Arap yarım adasına sınırlı değildi. O günün iki büyük temeddün sahibi sayılan İran Sasani medeniyeti ve Rum imparatorluğu medeniyeti aynı yapı içerisinde idiler. Yani bu İmparatorluklarda yaşayan insanların durumuna insan acıyordu. Kölelik ve esaret altında inliyorlardı. İslam geldi ve insanlara özgürlüğü getirdi. Bu özgürlük ilk olarak insanın kalbi ve ruhunda oluştu ve insanlar özgürlük kavramını algılayıp hissettikten sonra, onları köleleştiren ve esir eden prangaları parçalayıp, özgürlüğe yürüdüler. Böylece özgür bir ortam oluşturdular. İslam’ın ortaya koyduğu bu özgürlük anlayışı, bugün de bütün dünya insanları için ve İslam âlemi için kendi yerini korumaktadır.”
İMAM HAMANEİ