بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
HZ FATIMA (sa) DAN BİR DAMLA
İslam Peygamberi’nin(saa)evine doğan güneş ,gözünün nuru kızı;Hz Hatice’nin en iyi arkadaşı, kızı; Hz Ali’nin (as) Allah-u Teala tarafından seçilmiş hayat yoldaşı , sırdaşı; Cennet Gençlerinin Efendileri olan Hz.Hasan (as)ve Hz.Hüseyin ‘in(as) annesi ;Beni Haşim kabilesinin Akilesi olan Hz.Zeyneb’in(sa) annesi ve tüm Ehlibeyt İmamları’nın(as) validesidir Hz Fatıma(sa)…
İslamın doğduğu evde büyüyen tüm bilgisini ve ilmini bizzat Hz.Peygember’den (saa) alan Hz. Peygamber’in annesi olan yüce şahsiyettir Hz. Fatıma(sa)…
Ev işleriyle meşgulken de ilmi yaymaktan, çocuklarının eğitiminden ,tüm kadınları aydınlatmaktan ve Allah’a davet etmekten geri kalmayandır Hz. Fatıma(sa)…
Ömrü kısa olmasına rağmen yaptığı işleri, yaşadığı olayları anlamak ,anlatmak , faziletlerini derk edebilmek ömürlere sığmayandır Hz. Fatıma(sa)…
Olmasaydı değil dünyada tüm varlık aleminde bulunmazdı Ali’ye(as) eş,sadece eş değildi kendi imamının hakkını arayan cesurca herkesin kapısını çalandı Hz. Fatıma(sa)…
Annemiz kısa ama bir o kadar bereketli hayatında bize hem nasıl evlat, anne, eş, arkadaş, komşu, akraba ,insan olunuru öğretti hemde nasıl zahit , alim , Allah’a kul olunuru öğretti. Bu sebeple Hz. Fatıma(sa) bizim en iyi öğretmenlerimizdendir ve Hz. Fatıma(sa)’nın hayatından alacağımız çok ders vardır.
Ömrünün sonuna doğru aldığı darbeler ki bunlar ;İslam Peygamberi’nin (saa) aynı zamanda babasının vefatı, İmamı olan Hz. Ali’nin (as) hakkının çiğnenmesi , Peygamber’in(saa) sözlerinin yani Allah-u Teala’nın sözlerinin ayaklar altına alınması,İmamını korurken zahirde İslamı temsil eden fakat asılda İslam düşmanları tarafından aldığı darbe ile evladını kaybetmesi bunların her birini okuduğumuzda rahatsız olan bizler Hz. Fatıma’nın(sa) hepsini yaşadığını ve bu musibetlerin her birinin annemizin kalbinde derin yaralar açtığını biliyoruz. Bu dünyadan kalbi kırık gitmiştir ki vasiyetinde de ‘Beni gündüz değil geceleyin;açıkça değil ,kimse görmeden gizlice defnet.Kabrimin izlerini yok et ,belli olmasın.’buyurmuştur Hz Ali (as)’a ve bizler onun kabrinden mahrumuz
Sevgili Ehli-Beyt dostları! Bu kadar zulme karşı yinede İslamın ayakta kalması için her zorluğa katlanan Ehlibeytin Annesini daha yakından tanımak ve onun bayrağını yüceltmek boynumuzun borcudur.
Selam Olsun Hz Fatıma(sa) ya …
Selam Olsun Hz Fatıma(sa) nın izinden gidenlere..
Merve Polat
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيم
Hz.Zehra (sa.)’nın şehadetini derk ettiğimiz bu günlerde onu tanımak, tanıtmak hayatımıza uygulamak günümüzün imanımızın kaldırdığı kadar sabrını ahlakını Risaletin ve imametin yolunda çektiği zorlukları fedakarlıkları biz de görev bilerek bilinçli ve sağlam adımlarla hayatta ilerlememiz gerekir. Yeri gelecek düşeceğiz zorlanacağız ama yinede kararlı bir şekilde yolumuza devam edeceğiz.Devam etmek için hanımların,beylerin,gençlerin bilinçlenmesi gerekir.
Günümüzde gençler maddi imkansızlıklardan yada daha lüks yaşamak istemelerinden dolayı çok geç evleniyorlar.Alimi olsun ,hacısı olsun insanlar ne der diye evlatlarımızı en güzel şekilde evlendirelim kaygısı yada gençlerimizin istediği olsun nasıl olsa bir kere evlenecekler diye bahaneler ardı ardına sıralanmaktadır.Bu durum günümüzün kanayan yarasıdır.
Birde İslam Peygamberi(saa)’nin Gözünün Nuru,Kalbimin Meyvesi dediği kızını nasıl evlendirdiğine bakalım.
Mihriyesi dörtyüz veya dörtyüz seksen veya beşyüz değerinde bir zırh,Yemen kumaşından bir takım elbise ,sepilenmiş bir koyun postudur .
İslam inancına göre mihri arttırmada yarışa girmek,yaşamı halka zorlaştırır ve onlar için büyük zorluklar çıkarır.Evlenmek konusunda kolaylık göstermekle gençlerin binlerce toplumsal bozukluk ve ruhi sıkıntılardan kurtulmak için onlara aile teşkil etmeye teşvik etmek gerekir.Ağır mihirler, yeni bir yaşamın başlangıcında damadın ekonomik temelini sarsar ,kadın ve erkeğin sefa ve sevgisini zedeler ve gençleri evlenmeye rağbetsiz kılar.
İslam Peygamberi(saa),ağır mihriyenin halkın salahına olmadığını amele dökerek bütün insanların anlaması için Aziz kızını ,aktarmış olduğumuz mihriye karşılığında Hz. Ali (as)ile evlendirmiştir.
Rasulullah şöyle buyuruyor; Ümmetimin en üstün kadınları,güzel ve mihriyesi az olandır.Hz Muhammed (saa)Allah-u Teala’nın seçtiği son Peygamber olmasına rağmen kızı konusunda hiçbir ayrım gözetmemiştir ki kızı Hz Fatıma İslam hanımlarının en üstünü ,en akıllısı,en terbiyelisi,en olgunu ve beşeriyetin dört büyük hanımlarından biridir.Ama mihriyesi az çeyizi sadedir.
Her konuda örnek almamız gerektiği gibi bu konuda da Hz Zehra’yı kendimize örnek edinmeli ve evlilik konusunda gençleri teşvik etmeliyiz.
Aliye POLAT


HZ. FATIMA ANAMIZIN DOĞUMU VE ŞEHADETİ
Hz. Fâtıma (s.a) Mekke’de Hz Peygamberin (s.a) evinde secde halinde işaret parmağını göğe doğru kaldırarak dünyaya geldi ve Tüm mekke evleri aydınlandı.
Hz. Fatıma’nın eşi Peygamber efendimiz, (a.s) vesisi Hz. Ali’dir. Bu evlilikten ise 5 çocukları olmuştur. Hz. Fatıma’nın isimleri ise; Fatıme tü Zehra, Ez Zehra, Ummi Ebiha betül, olarak da geçmektedir. Hz. Fatıma’nın çocuklarının isimleri şu şekildedir;
– Hz. Hasan
– Hz. Hüseyin
– Hz. Muhsin
– Hz. Zeynep
– Hz. Ümmü Gülsüm
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) kızına “Allah onu sevenleri cehennemden uzaklaştıracağı için kızıma Fatıma ismini verdim.” Hz. Fatıma lakabı “Beyaz parlak ay gibi yüzü olan kadın” anlamını taşıyan Zehra’dır. HZ. Fatıma hangi gün ne zaman vefat ettiği mezarının nerde olduğu kesin bilgi olarak bilinmez Hz. Fatıma (s.a) Medine’de vefat etmiş ve vasiyeti üzerine geceleyin gizlice defnedilmiştir.
Caner Kayatekin