Resulullah (s.a.a.), Hz Ali (a.s.) için şöyle buyurmuştur: “Senin bana nispetin Harun’un Musa’ya nispeti gibidir. Sadece benden sonra peygamber yoktur.”
Resulullah (s.a.a.), Hz Ali (a.s.) için şöyle buyurmuştur: “Kim Ali’ye eziyet ederse hiç şüphesiz bana eziyet etmiş olur.”
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “En üstün edep, insanın haddini bilmesi ve ölçüsünü aşmamasıdır.”
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Her kim ahireti çok anarsa günahları azalır.”
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Bilmediğiniz şeye düşman olmayın, zira hiç şüphesiz ilmin çoğu bilmediğiniz şeydedir.”
İmam Rıza (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz imamet İslam’ın gelişen esası (kökü) ve yükselen dalıdır.”
İmam Cafer Sadık (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Müslüman, insanların elinden ve dilinden emniyette olduğu kimsedir. Mümin ise insanların kendisine mal ve canları hakkında güvendiği kimsedir.”
Resulullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “Herkim iki göz kendine baktığı halde yemek yerde onu yemeğe davet etmezse dermansız bir derde duçar olur.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “İki huy müminde bir araya gelmez, hırs ve kötü ahlak.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “Mümin, nefsinin kendisinden sıkıntıda, insanların ise kendisinden güvende olduğu kimsedir.”
İmam Hasan Askeri (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Allah ile ünsiyet (bağ) kuran insanlardan kaçınır.”
Hz. İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Allah korkusundan ağlamak, rahmetin anahtarıdır.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “Dua ibadetin özüdür (ruhudur), dua eden hiç kimse helak olmaz.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “Düşmanlarının en düşmanı iki omuzlarının arasında olan nefsindir.”
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Ettiğini bulursun.”
Hz. İmam Cafer Sadık (a.s.) kendisine neden dua ediyoruz da duamız kabul olmuyor diyen bir topluluğa şöyle cevap vermiştir: “Çünkü sizler tanımadığınız bir kimseye dua ediyorsunuz.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “İnsanın selameti dilini korumasındadır.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “Nerede olursanız olun bana salavat gönderin, zira salavatınız bana ulaşır.”
Hz. İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Ey ticaret ehli, önce ticaret hükümlerini (fıkhı) öğrenin sonra ticaret edin, önce ticaret hükümlerini (fıkhı) öğrenin sonra ticaret edin, önce ticaret hükümlerini (fıkhı) öğrenin sonra ticaret edin (üç defa tekrar etmiştir).”
Hz. İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Akıllının dili, kalbinin arkasındadır. Ahmağın kalbi ise dilinin arkasındadır.”
İmam Rıza (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Komşusu şerrinden güvende olmayan kimse bizden değildir.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “Her kim duasının kabul olmasını ve hüznünün giderilmesini isterse, eli darda olan kimseye fırsat versin (yardımcı olsun).”
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Başkasının kölesi olma, Allah seni hür yaratmıştır.”
Peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “Her hastalığın bir ilacı vardır, günahın ilacı ise istiğfardır (Allah’a tövbe etmektir.).”
İmam Cafer Sadık (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Herkim bilerek canına kıyarsa (intihar), ebedi cehennem ateşindedir.”
Efendimiz Resulullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “Fatıma benden bir parçadır, onu sevindiren şüphesiz beni sevindirmiştir, ona kötülük eden şüphesiz bana kötülük etmiştir. Fatıma benim için insanların en azizidir.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “Herkim imamsız ölürse, cahiliye ölümü üzere ölmüştür.”
İmam Cafer Sadık (a.s.) şöyle buyurmuştur:”Müminin kalbine çok yemekten daha zararlı bir şey yoktur. Çok yemek iki şeye sebep olur: Kalbin katılaşmasına ve şehvetin artmasına.”
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “İki şeyin sevabı ölçülmez, affın ve adaletin.”
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Gözler ancak kalplerin katılaşması sebebiyle kurur. Kalpler ise günahların çokluğu sebebiyle katılaşır.”
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Tövbe kalbi temizler ve kalbi yıkar.”
İmam Cafer Sadık (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Herkim ailesine iyilik ederse ömrü uzun olur.”
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz canlarınızın cennet dışında bir karşılığı yoktur. O halde canlarınızı sadece cennet karşılığında satınız.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur:”Üç şey unutkanlığı giderir ve ezberlemeği sağlar. Kuran okumak, misvak kullanmak (diş fırçalamak) ve oruç tutmak.”
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Biliniz ki dikkatli (düşünerek) okunmayan Kur-an’da hayır yoktur. Biliniz ki derin anlayışla yapılmayan ibadette hayır yoktur.”
İmam Cafer Sadık (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Yolculuğuna ve dışarı çıkmak istediğinde sadaka ile başla, zira sadaka vermekle yolculuğun selametini satın almış olursun.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: “Ölülerle düşüp kalkmaktan sakının.” Kendisine ey Allah’ın elçisi ölüler kimlerdir diye sorduklarında ise şöyle buyurdu:”Serveti sebebi ile azan her zengin.”
Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) şöyle buyurmuştur:” Şefaat edenler beştir. Kuran, akrabalık, emanet, peygamberiniz ve peygamberinizin ehlibeyti.”
İmam Cafer Sadık (a.s.) şöyle buyurmuştur: “Aziz ve celil olan Allah şöyle buyurmuştur: Mümin kuluma eziyet eden bana savaş ilan etmiş olur.”
Resulullah efendimiz şöyle buyurmuştur: “Sizden birisi rabbi ile konuşmayı severse, Kuran okusun.”