AİLE VE AKRABA BAĞLARININ ÖNEMİ
Şuayb- i Kavfi şöyle diyor:
Ben ziyaret için Mekke’ye gelmiş olan Yakub’la birlikte İmam Kazım (a.s)’ın huzuruna vardık. İmam (a.s) Yakub’a bakarak şöyle buyurdu:
“Ey Yakup! Sen dün bu bölgeye geldin, seninle kardeşin İshak arasında filan mahallede ihtilaf çıktı, birbirinize küfür bile ettiniz. Siz çirkin sözleri ağzınıza almamalısınız, din kardeşlerine sövmek ve kötü sözler sarf etmek; bizim, baba ve dedelerimizin dininden uzak şeylerdir. Biz, şialarımızdan hiçbir kimseye, böyle davranması için izin vermeyiz. Eşi- benzeri olmayan Allah’tan sakın ve takvalı ol.
Ey Yakup! Yakın bir zamanda ölüm, (sıla- i rahmi kestiğinizden dolayı) seninle kardeşin arasında ayrılık salacaktır. Kardeşin İshak bu yolculukta, ailesinin yanına varmadan önce ölecektir, sen de ona karşı davranışından dolayı pişman olacaksın. Siz birbirinizle ilişkiyi kestiniz, birbirinizle küsülüsünüz; işte bundan dolayı Allah Teala sizin ömrünüzü kısalttı.”
Yakup İmam Kazım (a.s)’dan o sözleri duyanca şöyle dedi:
“Fedan olayım! Benim ecelim ne zaman yetişecektir:”
İmam (a.s) şöyle buyurdular:
“Senin ecelin de yetişmişti ama filan yerde halana hizmet ettiğinden ve ona hediye vererek mutlu olmasına neden olduğun için bu sıla-i rahim sebebiyle Allah Teala yirmi yıl senin ömrünü artırdı.”
Şuayb şöyle ekliyor:
Bir müddet sonra Yakub’u Mekke’de gördüm, halini sorduğumda şöyle dedi:
“Kardeşim (İshak), İmam Kazım (a.s)’ın buyurduğu gibi ailesine ulaşmadan önce vefat etti ve orada da defnedildi.”
Kaynak: Bihar, c. 10, s. 220.