Marufa emretmek ve Münkerden nehy etmek bütün Müslümanların mı vazifesidir yoksa özel bir grubun mu vazifesidir?
Bu sorunun cevabında şöyle diyoruz; İlk merhalede marufa emredip, münkerden nehy etmek bütün Müslümanların görevidir. Ancak Müslümanlar içerisinde bu ilahi hükmü koruma ve icra noktasında özel bir grubun görevlendirilmesi gerekmektedir. Konumuzu şu örnekle aydınlatmış olalım. Ters istikamette giden bir arabaya birinci merhalede bütün şoförlerin tepki verip uyarması gerekiyor. Ancak ikinci merhalede bu işle görevli olan trafik polislerinin onun yolunu kesip engellemeleri ve yaptığı bu hatadan dolayı cezalandırmaları gerekmektedir.
Bu açıkladığımız şekil Kuran-ı Kerim´de net bir biçimde beyan edilmiştir. Al-i İmran suresinin 110.ayet-i kerimesinde yüce rabbimiz şöyle buyuruyor; ‘Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten men eder ve Allah’a iman edersiniz.’
Bu ayet-i kerime bütün Müslümanların marufa emredip, kötülükten sakındırmalarının ortak vazifeleri olduğunu açıklıyor.
Diğer bir noktada ise Al-i İmran suresi 104.ayet-i kerimede yüce rabbimiz şöyle buyuruyor; ‘Sizden, hayra çağıran, iyiliği emreden ve kötülükten men eden bir topluluk bulunsun. İşte kurtuluşa erenler onlardır.’
Bu ayet-i kerime Müslümanların içerisinde marufa emreden ve münkerden sakındıran özel bir grubun olması gerektiğini belirtmiştir. Bu ayet-i kerime bir anlamda Müslümanlar arasında İslami hükümleri hayata geçirecek özel bir ekibin olmasını beyan buyurmuştur. Buna göre bu özel grubun sahip olması gereken şartlar vardır. Bu şartların merkezinde bu grubun İslam´ı doğru tanıması, halkı doğru tanıması ve mücadele tarzını doğru tanıması vardır. Bu şartlar ümmetin tamamında yoktur. Bundan dolayı bu şartları taşıyan kişiler çok ciddi bir şekilde marufu koruyan ve kötülüğü sakındıran kişiler olmalıdır.
Marufa emretmenin ve münkerden nehy etmenin önemini onlarca ayet ve yüzlerce hadis beyan etmiştir. Biz burada İmam Ali´den (a.s) bir hadis getireceğiz. İmam Ali (a.s) bu hususta şöyle buyurmuştur; ‘Marufa emretmek ve kötülükten sakındırmak terk olunursa, hayır ve iyi işler terk edilir. Şer ve kötü insanlar topluma musallat olmuş olur.’
Hasan Karabulut
