Medine´de bulunan Baki mezarlığı, 101 yıl önce şevval ayının sekizinci günü, vahabilerin saldırısıyla yıkılmış ve viran edilmiştir. Bu saldırıda orada metfun olan ve türbeleri bulunan İmam Hasan-ı Mücteba (a.s)
İmam Zeyn´ul-Abidin (a.s)
İmam Muhammed Bakır (a.s)
İmam Cafer-i Sadık (a.s)
Türbeleri yıkılmış ve viran edilmiştir. Ayrıca Hz. Peygamberimizin (s.a.a) birçok sahabesine ve bazı eşlerine ait olan bazı türbeler de aynı şekilde saldırıya uğramış ve viran edilmiştir.
Bu saldırıyı yapan vahabiler, asırlardır İslam coğrafyasını karanlık ve batıl düşünceleriyle meşgul etmektedirler. Birçok açıdan İslam´a ve Müslümanlığa darbe vurmaktadırlar. Kimi zaman Müslümanların canına kıymış ve kıymaktadırlar. Kimi zaman Müslümanlara ait olan önemli tarihi eserleri ve Müslümanların medeniyetini ve kültürünü anlatan değerleri yok etmiş ve etmektedirler.
Günümüz dünyasında vahabilerin hedefinde Müslümanlar vardır. Vahabilerin Siyonizm, emperyalizm ve islam düşmanı olan Amerika ve Avrupa ile düşmanlıkları yoktur. Kimi zaman onlarla birlikte İslam beldelerine ve değerlerine saldırmışlardır. Vahabi olmayan her Müslümanı müşrik bilip, onunla savaşmayı kendileri için caiz görüyorlar. Kurandan, sünnetten ve haktan kopuk olan bu karanlık zihniyet, İslam düşmanlarının desteğiyle, Müslümanların başına bela olmuş ve olmaktadır.
Bugün bu hakikati Filistin´de gördük. Mazlum ve masum Filistin halkını katleden, katil ve zalim İsrail´in yanında yer almaktadırlar. Evet dostlar, vahabilerin ve onların bugün farklı bir adla ortaya çıkan ve ürünü olan Işid´in, İslam coğrafyasında yaptığı vahşeti ve tahribatı belki hiç kimse yapmamıştır.
Bizler Baki mezarlığında dört masum imamın türbelerine ve aynı zamanda peygamberimizin sahabe ve eşlerine yapılan bu cinayeti ve zulmü şiddetle kınıyoruz. İslam ümmetinin bu gibi karanlık zihniyetleri görüp, bunların ortadan kalkması, birliklerini ve kardeşliklerini koruma hususunda adım atmaları ve özellikle de İslam ulemasının anlamsız mezhepçilik yaparak Müslümanları bölme yerine Müslümanın birliği ve kardeşliği için çalışması gerektiğine inanıyoruz.
Hasan Karabulut