İmamların ikincisi, İmam Hasan´dır (a.s). İmamlar yaşamlarının tamamında temiz ve mutahhar olarak yaşamışlardır. Onların hayatında hatanın, günahın ve kötülüğün yeri yoktur. Yüce yaratan kuranı kerimde onları bütün insanlığın ölçü ve örneği olarak tarif etmiştir. Hz.peygamberimiz (s.a.a) 12 imamın konumunu, makamını ve sahip oldukları manevi dereceleri defalarca ümmete açıklamıştır. İmam Hasan (a.s) dedesiyle birlikte 7 yıl yaşamıştır. Peygamberimiz ilk torunu olan İmam Hasan´ı (a.s) defalarca azameti, yüceliği ve makamıyla topluma tanıtmıştır. İmam Hasan henüz çocukluk yaşlarındayken, peygamberimiz onu ümmetin hidayetçisi olarak tanıtmıştır. İşte bu konuda yaşanan çok güzel bir öyküyü sizlerle paylaşacağız.
Allame-i Meclisi (r.a), Bihar´ul-Envar kitabında, Peygamberimizin sahabelerinden olan Huzeyfe´den şöyle naklediyor; ‘’Bir gün sahabe peygamberin etrafında toplanmıştı, o esnada peygamberimizin küçük yaşta olan torunu Hasan-ı Mücteba, ağır başlılık içerisinde o topluma geldi. Peygamber uzun uzun ona baktı. Sonra oradaki topluluğu muhatap alarak şöyle buyurdu; ‘’Biliniz bu hasan benden sonra sizin kılavuzunuz ve hidayetçiniz olacaktır. O, yüce Allah´ın bana hediyesidir. Benden haber verecek ve halkı benim arkada bıraktığım mirasla aşina edecektir. Benim sünnetimi ihya edecek. Onun davranış ve fiilleri benim işlerimin nişanesi olacaktır. Allah rahmetini ona nazil edecek. Allah´ın rahmet ve rızvanı o kimsenin üzerine olsun ki onu hakkıyla tanıyıp, benim hürmetimi koruyup, ona saygı ve iyilik göstermiş olsun.’’
Huzeyfe konunun devamında şöyle diyor; Bu esnada eli sopalı bir arap bu toplantıya dahil oldu. Şöyle seslendi; ‘’Hanginiz Muhammedsiniz?’’
Peygamberin ashabı rahatsız olarak tepki gösterdi ve ne istiyorsun dediler.
Peygamberimiz buyurdu; ‘’Sakin olun.’’
Bu arap, peygambere hitap ederek; ‘’Seni sevmiyordum. Şimdi ise sana karşı olan düşmanlığım daha da çoğaldı. Sen peygamberlik iddiasında bulunuyorsun. Kanıtın nedir?’’
Peygamberimiz buyurdu; ‘’İstersen benim uzuvlarımdan bir aza sana bunu söylesin. Açık bir delil olsun.’’
Bu şahıs ‘’Senin uzuvlarında mı konuşuyor?’’ diye sordu.
Peygamberimiz buyurdu; ‘’Evet. Hasan´ım kalk.’’
Arap, peygamberin onunla alay ettiğini düşünüyordu ve peygambere şöyle söyledi; ‘’Kendin benim sorumu cevaplayamıyorsun ve küçücük çocuğun mu bana cevap vermesini istiyorsun?’’
Peygamber buyurdu; ‘’Kısa zamanda o senin isteğini yerine getirecek.’’
Peygamberin ön göğsü gibi, İmam Hasan yerinden kalktı, o şahsa döndü ve yolda gelirken nasıl bir sorunla karşılaştığını ona anlattı. Adam şaşkınlık içerisinde ‘’Ey çocuk sen bunları nereden biliyorsun? Kalbimin sırlarını ortaya koydun. Sanki benimle berabermişsin gibi. Sen gaybtan mı biliyorsun?’’
Bunun sonucunda o adam Müslüman oldu.
Evet, İmam Hasan bu açıklamasıyla birlikte, peygamberin nübüvvetinin delili oldu.
Peygamberin bu küçük azası, kendisinden öyle bir bilgi ortaya çıkardı ki düşmanı teslim olmaya mecbur kıldı ve onun Müslüman olmasına sebep oldu.
Hasan Karabulut